Güneş girmeyen eve doktor girer sözünü herkes biliyordur. Birçok açıdan faydası olan güneş  aynı zamanda sağlığımız için bir tehdit oluşturabilir mi? Bu hafta bu konudan bahsedelim.

Doğduğumuz andan itibaren bir şekilde güneşe maruz kalıyoruz. Yürürken, spor yaparken, işe giderken veya çalışırken birçoğumuz güneşin etkisinde kalıyor. Hatta sırf bronzlaşmak için güneşli günlerde sahile gidenler de var. Birçoğumuz da bu ışınlardan uzakta çalışmak ya da yaşamak zorunda oluyor. Durum böyle olunca güneşe çıkmanın ne kadar faydalı ya da zararlı olacağını bilmek önemlidir.

Canlıların yaşamlarını idame ettirmeleri için güneşin elbette hayati rolü vardır. Eski çağlarda birçok doktorun güneş banyosu reçete ettiği bile ortaya çıkarılmıştır. Güneşin bilenen faydaları arasında en yaygın olan D vitamini kaynağı olmasıdır. Aslında D vitamininin, kendi vücudumuzda öncü formda bulunduğu ve güneş ışınlarının bu öncü formun bizim bildiğimiz hali olan D vitaminine sentezlenmesine katkı sağladığını söylemek daha doğru olur. Çünkü D vitaminini güneşten değil, güneş yardımıyla yine kendi vücudumuzdan alırız. Yeterli düzeyde alınan güneş ışınları günlük D vitamini ihtiyacını karşılar. D vitamini kemikleri güçlendirir, kas sağlığına iyi gelir, bağışıklık sistemini düzenlemeye yardımcıdır.  Güneşin bizim için yararlı olduğunu gösteren diğer ölçütleri; cilt ve saç güzelliğini arttırması, uyku döngüsünü düzenlemesi, metabolizmayı hızlandırması olarak söylenebilir.

Güneşin öteki yüzü var ki bu aslında UVA, UVB, UVC ve kızılötesi ışınların neden olduğu cilt ve göz sağlığımız için oluşturduğu tehdittir. Küresel ısınmanın sonucu olarak ozon tabakasında meydana gelen delinmeler ile zararlı güneş ışınları kolaylıkla atmosferi geçer ve vücudumuz bu zararlı ışınlardan kaynaklı hastalıklara açık hale gelir. Bu yüzden güneşte herhangi bir koruyucu olmadan uzun süre bulunmak oldukça tehlikelidir. Sağlımızı tehdit eden başlıca sorunlar; cilt kırışıklıklarında artma, retinadan kaynaklı rahatsızlıklar, ciltte lekelenme oluşumu, yanıklar, cilt kanseri sayılabilir. 
Peki alınabilecek önlemler nelerdir bunlardan bahsedelim:
•    Öncelikle güneşlenme zamanı ve süresi iyi ayarlanmalıdır. Güneş etkisinin yoğun olduğu saatlerde dışarıya çıkılmamalı, güneşten en fazla 15-20 dakika arası faydalanılmalıdır. 
•    Cilt tipinize uygun olan güneş koruyucu ürün kullanılmalı ve vücudun açıkta olan bölgelerine (göz ve çevresine uygulanmamalı) uygulanması gerekir. 
•    Yüz, vücut ve hatta dudak için olan ayrı güneş koruyucuları uygun olan bölgelerde kullanılmak gerekir.
•    Güneş koruyucular belli periyotlarla vücuda uygulanmalıdır.
•    Dışarıya çıkarken şapka, güneş gözlüğü, şemsiye kullanılmalıdır. 
•    Bol su tüketilmelidir. 
•    Ciltte oluşan lezyonların teşhis ve tedavisi için dermatologunuza başvurulmalıdır.
Sonuç olarak hayatın kendi içinde bir dengesi olduğu gibi güneş altında olmanın da faydaları ve zararları olabilir. Önlemleri alarak sağlıklı bir şekilde güneşe maruz kalmak önemlidir.