Alanya, Türkiye'nin en önemli muz üretim noktalarından biri olarak ülkemize ekonomik anlamda katkı sağlarken, yerli ve yabancı kişiler tarafından severek tüketilen muzuyla popülerliğine ve adından söz ettirmeye devam ediyor. Alanya Ziraat Odası Başkanı Tahir Göktepe, muz üreticileri ve tüccarlarıyla düzenlediği toplantıda, muzun coğrafi işaret alması, üretim ve pazarlama teknikleri, TARSİM sigortası ve afetlere karşı tedbirleri konuştu. Muz Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Şenli, Hal Dernek Başkanı Adem Kaya ve üreticilerin katıldığı toplantıda, Göktepe, muzun Alanya için önemli bir ürün olduğunu belirterek, “Muz Alanya'mızda ciddi anlamda bir tarihi olan, tat aromasıyla ayırt edici özellikleriyle gerçekten bugün coğrafi işaret almayı, tescillenmeyi hak etmiş bir üründür” ifadelerini kullandı.

'YAKIN ZAMANDA 12 AY MUZ HASADI YAPILABİLECEK'
Alanya Ziraat Odası’na kayıtlı 3400 üreticisiyle yaklaşık 12 bin dekar kapalı alanda örtü altı alanda ve 9 bin 500 dekarda muz üretimi yapıldığını söyleyen Göktepe, “Muz sezonumuz artık 9 aya yayılmış durumda, hemen hemen ilçemizde yakın zamanda 12 ay boyunca muz hasadı yapılabilecektir” diye konuştu. Göktepe, üreticilerle doğru üretim teknikleri, doğru hasat teknikleri ve doğru bir fiyat politikası oluşturabilmek için ve diğer paydaşlarla toplantı yaptıklarını ifade etti. “Bizler üreticiler olarak güvenilir gıdayı tüketicilerimize ulaştırmak için doğru bir üretim modelini oluşturabilmek için elimizden geleni yapacağız” sözlerini kaydetti. Komisyoncu tüccarlara danıştıklarını ve muzda da bir kalibrasyon oluşturmak istediklerini söyleyen Göktepe, “Pazarın istediği standart nedir? 18 cm 19 cm muzsa ağırlık olarak 250 gram 200 gram dolaylarındaysa biz bu şekilde üretim yapmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

'AFETLERE KARŞI TARSİM SİGORTASI YAPILMALI'
Özellikle muz ve sebze üreticilerinin sonbahara girdiklerini ve kışın afetlerin olabileceğini hatırlatan Göktepe, “Belli afetler olacak fırtına gibi dolu gibi don olayları gibi hortum gibi biz bu tür olaylara da üreticilerimizin elinden gelen tedbiri alması noktasında çağrıda bulunmak istiyorum; devletin yüzde 50’lik sübvansiyonlu TARSİM sigortasının mutlaka yapılması gerekiyor. Çünkü hasar geldikten sonra afet koordinasyondan maalesef üreticilerimize bir ayrım yapılmıyor. Yani afet koordinasyondan üreticilerimize bir bütçe ayrılmadığından dolayı en azından TARSİM sigortasını yaptırarak poliçelerini oluşturmalarını istiyoruz” sözlerini kaydetti.
'TARSİM'İ DAHA YOĞUN ŞEKİLDE YAPMAK İSTİYORUZ'
Göktepe, TARSİM sigortasında ciddi anlamda poliçe fazlalığı olduğunu belirterek, “Bugün 17 dekar örtü altı seranın 43 bin TL’ye yani devlet desteğini de çıktıktan sonra 43 bin TL dolaylarında olduğunu yeni yapılan sigorta poliçelerinden bunu gözlemleyebiliyoruz. Bizler üreticiler olarak TARSİM sigortalarını daha yoğun bir şekilde yapmak istiyoruz ve yapacağız” dedi. Göktepe, devlet yetkililerine seslenerek, TARSİM sigortalarında yüzde 50’lik sübvansiyonun yüzde 75’e çıkarılması ve muafiyet oranının da yüzde 5’e inmesi talebinde bulundu. Göktepe, önümüzdeki hafta da üreticilerin TARSİM sigortasıyla ilgili sorularını sormaları için bir toplantı organize edeceklerini sözlerine ekledi.